Başkalarına kederler verdiği hâlde bizim heveslerimizi tatmin eden hareketlerimizin günahlarını kolaylıkla affederiz.
Safsata üzerimizde o kadar hakimdir ki hakikat pek zalim olduğu zamanlar, bazı derece yalanlar alışkanlığını görev hâline getirir fakat daima bir an gelir ki bu yalan, o zalim hakikatten daha çok tahribat yapabilir. Bu gerçekleşinceye kadar ikiyüzlülüklerimizi, sahtekârlıklarımızı bir zerafet kabul ederiz. Delikanlı da ertesi gün, kendisini program gereğince bankanın kapısı ...