Nasıl ki Yaşar Kemal, köylünün bütün oyunlarını, düzenlerini, zalimliklerini ve saflıklarını ve acımasızlıklarını, yani insana ait tüm duygularını, büyük romancıların anlatımı ile ortaya döküyorsa.. Osman Şahin de öyküleri ile köy insanının, daha doğrusu çocukluğunun geçtiği Toros dağları insanlarını, yörüklerini, hırsları, acıları ve onurları ile yoğrulmuş ruh halleri ile öykülerine döküyordu.
Yaşamın ta içinden gelip insanın yüreğini dağladığı içindir ki, bu öyküler sinemacılarımızı ...